Mustafa Özcan

Mustafa Özcan

Rus Haçlı Savaşı

Rus Haçlı Savaşı

İran, Esat konusunda faka bastığımız gibi Rusya veya Putin konusunda da faka bastık.  Putin kesinlikle uzak durulması gereken soğukkanlı bir cani. Kansız ve beyinsiz. Yaklaşık 30 yıldır İran Devrimi ve Humeyni’nin İslam alemine getirdiği felaketleri saymaya dökmeye çalıştık. Kimseye dinletemedik. Humeyni herkesi büyülemişti.  Türkiye’de özellikle bizim camiada sevenleri nedense bol. Ne kerametini görmüşlerse!    Nedense ulusalcılar Amerikan karşıtlığı bahanesiyle bu değirmene su taşıyorlar.  ABD’ye muhalefet de doğru noktadan yapılmalı. Rusya çıkarına yapılırsa bu tehlikeli olur. Hatta bazı Amerikan düşmanları bize Amerikalılardan daha fazla düşman veya uzak.  Bu nedenle düşmanlar arasında bir dengeleme ve derece farkı gözetmek zorundayız. Körü körüne dostluk olmayacağı gibi körü körüne düşmanlık da sözkonusu olamaz.  Elbette güçler arasında çekişme eksenli bir denge kurulması, zayıf ülkelerin ve mazlumların lehinedir. Lakin it iti ısırmaz diye de bir kural vardır.  Suriye’de itler baş it olan Esat’ı bir türlü ısırmıyor sadece mazlumları ısırıyorlar. Vurun abalıya diye Sünnileri hedef tahtası yapıyorlar.  Biz ise Sünnilikten nefret eder, Sünniliği küçümser hale geldik. Biraz Mankurtlaştık biraz Şiileştik biraz da Moskoflaştık da ondan. Zombileşerek kendimize inkar eder hale geldik, kendi kendimize yabancılaştık. Bugün bunun zararlarını görüyoruz.  Halbuki, düşmanlarımıza karşı mesafemizi korumamız gerekirdi. Biz ise mesafeyi kaldırarak kendimizi savunmasız hale getirdik.

***

Rusya Ortodoksluk dürtüleriyle birlikte Şiilerle ittifak halinde İslam dünyasına ve özelde Sünni dünyasına yönelik olarak bir Haçlı Savaşı başlatmıştır.  Putin Şiilerle birlikte aynı dini istismarı icra ediyor. Hasan Nasrallah da Suriye Savaşı için Rus Patriği gibi kutsal bir savaş tabiri kullanmıştı. Onun ötesinde Seyyideti Zeyneb’in haziresini tekfircilerden korumak için orada olduklarını ilan etmişti. Ehl-i Beyt tekellerinde imiş gibi nereye bir Ehl-i Beyt ayağı değmişse orayı kendi mülklerini saymaya başlamışlardı. Şiilerden kopya çeken Putin ve Ortodokslar da Hıristiyanlığın kendilerine Suriye’den geldiğini söylüyorlar. Halbuki, Suriye sadece Pavlos’un dolaştığı yerlerden birisidir.  Hazreti İsa’nın doğduğu yerleri kastediyorlarsa burası münhasıran Beytüllahim ile Nasıra’dır.  Bunun için İsrail ile hesaplaşabilirler. Lakin İsrail ile hesaplaşmak bir yana İsrail ile ortaklar ve onun ötesinde Suriye’de koordineli hareket ediyorlar.  Hıristiyanlığın Rusya’ya Bizans yoluyla geldiğini söylerlerse; bu tarihi açıdan yanlış olmaz.  Hıristiyanlığın Suriye’den geldiğini söylemek ise dini siyasi çıkarlara alet etmekten ibarettir.  Bu da Rusların Ortodokslaştırma politikasında Şiileştirme politikasından kopya çektiklerini gösterir.

***

Ruslar Ortodoksluk dürtüsü üzerinden sadece Suriye’ye işgal etmekle kalmıyorlar aynı zamanda yere çaldığımız uçaklarıyla alakalı da tazminat olarak Türkiye’den Ayasofya’yı istiyorlar!  Rusya Duma Meclisi milletvekillerinden aklı evvel Sergey Gavrilov Çarların başaramadığını başarmaya çalışıyor.  Ona bakarsanız biz de Moskova’yı istiyoruz. Zira bir zamanlar bizim çitimiz içindeydi. İkinci Selim döneminde Moskova’ya kadar bütün bölge nüfuzumuz altındaydı. Ötesinde Moskova Knezliği Altınorda Devletinin nüfuz ve kontrolü altındaydı. Putin bu kafayla gidecek olursa eski günlere dönmemiz yakındır. İçimizde Erdoğan düşmanlığını vatan hainliği seviyesine getirenler Rusların bir zamanlar İstanbul önlerine gelmesini hatırlatıyorlar. Daha yakına; Afganistan’da Sovyet bozgununa niye gelemiyorlar? Moskof yandaşı oldukları için mi?   

 Velhasıl Ruslar İranlılarla, Şii daileriyle aynı dili paylaşıyorlar. Ruslar 19 ve 20’inci yüzyılda Ermeni kartını kullanıyor ve Ermeni soykırımından bahsediyorlardı. Şimdi ise projelerini geçirmek ve yayılmacılıklarını maskelemek için IŞİD kartını kullanıyorlar. Mazlum Hıristiyanlar Müslümanlarca soykırımdan geçiriliyorlarmış (Teskut mukaddesatikum, Sair ez Za’zu, Sada’ş Şam, 6Ekim 2015). Suriye’de öldürülenlerin kaçta kaçı Hıristiyanlardan müteşekkil? Ayrıca onurlu Hıristiyanlar da Müslümanlarla birlikte Esat’a karşı omuz omuza.  George Sabra bunlardan birisi.  Ruslar sadece İranlıların Şiileştirme politikalarını kopya etmiyorlar aynı zamanda vassalları Esat ile aynı dili paylaşıyorlar. Esat, Batı’nın Hıristiyanları savunmakta ( Haçlı Savaşı açmakta demek istiyor) yaya kaldığını bu boşluğu Putin’in doldurduğunu ve Hıristiyanlığın birinci müdafii haline geldiğini söylüyor.  Haçlı tezkiyesi bir Müslümandan! Müftüsü Hasun da Rus Haçlı kampanyasının manevi mimarlarıyla arz-ı endam ediyor. Güya İslam ve Sünni Müftüsü olan Hasun Moskova’da Sergey Vadimoviç Stepaşin ile aynı kareye girmiştir.   Bir ayağı Şam’da diğer ayağı Moskova’da. Stepaşin eski Rusya başbakanı, buna ilaveten Filistin Ortodoks İmparatorluğu Cemiyetinin başkanıdır (http://www.sana. sy/?p=293077 ). İsme bakın!   Bunlar, Hıristiyanlığı Rusya’nın milli çıkarlarına alet ve siper etmek istiyorlar.   Bush’tan sonra Haçlı seferi bu kez İran ortaklığıyla birlikte Putin tarafından yürütülmektedir.  Zaten Bush’un Haçlı Savaşının diğer ortağı İran değil miydi? Putin Haçlı komutanı, Hasun Haçlı Müftüsü, Ali Hamaney ise Haçlı yedek parçasıdır.  Stepaşin’in yardımcısı olan Yelina Ağabova da Esat gibi konuşarak Batı’nın Suriye’de İslami kesimler tarafından ( pek tabii Sünniler) Hıristiyanlara yapılan mezalime seyirci kaldıklarını ileri sürmektedir. Esat’ı kurtarmak için herkesi Haçlı seferine davet ediyor, seferberlik açıyorlar (https://arabic.rt. com/news/781510 ). Ermeni meselesinde olduğu gibi IŞİD üzerinden Müslümanların başlarına çorap örmek istiyorlar.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mustafa Özcan Arşivi